Arayın
Twitter Facebook Instagram Linkedin Youtube Whatsapp
#22

#22 TEAM | 2021 Dindar Seçmenler Araştırması

VERİ

4 Kavram

1 Kurum

62 Bulgu

Yeni raporlar için abone olun.Rapor Bülteni, her hafta yeni bülten yayınlar.

Merhaba,

Bu sayımızda Toplumsal Etki Araştırmaları Merkezi‘nin hazırladığı 2021 Dindar Seçmenler Araştırması adlı raporu inceledik.

Bu çalışma, dindar seçmenin siyasi tercihlerini geçmiş seçim sonuçlarıyla karşılaştırmalı olarak ele alıyor.

Bülteni hazırlarken, çalışmanın konu edildiği Mehmet Ali Çalışkan‘ın Halk TV yayınından ve Ulaş Tol‘un Medyascope yayınından oldukça faydalandık.

Hazırsanız başlayalım!

spot "Kentli dindar kesim yoksulluktan çıkarak orta sınıflaştı ve ekonomik, sosyal ve siyasi kazanımlarıyla özgüveni arttı."

I. KAVRAMSAL ÇERÇEVE

Önce kavramlar…

Dindarlık, Sekülarizm, Cumhur İttifakı, Millet İttifakı.

  • Dindarlık: Dinin kişi için ifade ettiği bireysel önem ve dini kurallara bağlılık.
  • Çalışmada seçmenlerin “kendilerini ne kadar dindar gördükleri”, “dindarlıklarını günlük hayatlarına ne kadar yansıttıkları” ve “vakit namazı kılma sıklıkları” sorularına verdikleri cevaplar üzerinden “yüksek düzeyde/orta düzeyde/düşük düzeyde dindar” ve “dindar olmayan” şeklinde tasnifler yapılıyor.
  • Sekülarizm: Din merkezli bir yaklaşımın tersine, dini sosyal, hukuki ve siyasi kümeden ayıran bir yaklaşımı tanımlar. Wikipedia’ya göre TDK sekülarizm kavramına karşılık olarak dünyacılık sözcüğünü öneriyor.
  • Cumhur İttifakı: 2018 yılında AK Parti ve MHP arasında kurulan seçim ittifakı.
  • Millet İttifakı: 2018 yılında CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi ve Demokrat Parti tarafından kurulan seçim ittifakı.

II. ARAŞTIRMACI KURUM

TEAM

Toplumsal Etki Araştırmaları Merkezi.

2009 yılından bu yana, tüketici ve seçmen profili araştırmaları alanında çalışmalar yürüten TEAM, toplumsal ve siyasal etki araştırmalarının yanı sıra özel sektör ve siyasi kuruluşlara yönelik vizyon geliştirme çalışmaları gerçekleştiriyor.

III. ARAŞTIRMANIN METODOLOJİSİ

Yüz yüze anket, derinlemesine görüşme, veri analizi.

TEAM’in lezzet tarifi…

Araştırma, dindar seçmenlerin siyasi eğilim ve tercihlerini ve yakın zaman içindeki seyrini ortaya koymayı amaçlıyor. Dindar seçmen yoğunluklu 11 farklı ilden 2424 kişiye yüz yüze anket uygulanıyor.

Bu iller; İstanbul, Konya, Kayseri, Yozgat, Samsun, Sivas, Malatya, Elazığ, Bingöl, Erzurum, Gaziantep ve Kocaeli.

Dindar seçmen oranını yansıtan ölçüt olarak ise 1995 genel seçimlerinde Refah Partisi’nin aldığı oylar ile 2002 seçimlerinde AK Parti’nin aldığı oylar gözetiliyor.

Veriler analiz edilirken Sünni Türk dindarlara odaklanılıyor; dindar olmayanlar, Aleviler ve Kürtler genel sonuçlara dahil edilmiyor. Böylelikle örneklemdeki yalnızca Sünni Türk Dindar seçmen (1825 kişi) hesaba katılmış oluyor.

Ek olarak, çalışmada 2018 yılında AK Parti’ye oy vermiş olan 68 kişi ile derinlemesine görüşme yapılıyor.

IV. BULGULAR

Rapor bize ne söylüyor?

Dindar seçmenin siyasi tercihleri üzerine.

Önce örneklemi tanıyalım.

Çalışmanın yapıldığı bölgede dindarlık oldukça yüksek.

Dindar Profilleri: “Kendinizi ne kadar dindar görüyorsunuz?”

  • Katılımcıların %87,8’lik çoğunluğu kendini dindar görüyor. Bu grup içinde kendisini orta düzeyde dindar görenler daha kalabalık olsa da yüksek derece dindarım diyenlerle yakın orandalar (%46,6 ve %41,3).
  • Katılımcıların %91,3’ü gündelik hayatlarını orta veya yüksek derecede dini vecibelere göre düzenliyor. Orta düzeyde olanlar çoğunlukta (%51,1).

Dindar Profilleri: “En son ne zaman vakit namazı kıldınız?”

  • Katılımcıların yarıya yakını son bir haftada vakit namazı kılmış (%42,8). Son bir ayda kıldığını belirtenlerin oranı ise %62.
  • Katılımcıların büyük çoğunluğu hayatında en az bir kez vakit namazı kılmış (%89,1).

Dindar Profilleri: “Kendinizi ne derece milliyetçi görüyorsunuz?”

  • Dindarların çoğunluğu kendini yüksek-orta düzeyde milliyetçi görüyor (%90,3). Kendilerini düşük seviyede milliyetçi görenler %9.7.
  • Dindar bölgelerde kendini yüksek derecede milliyetçi görenlerin oranı kendini yüksek derecede dindar görenlere göre daha yüksek. Yüksek seviyede milliyetçi olanlar en kalabalık grubu oluşturuyor (%49,3).

Dindarlık Endeksi: Demografik dağılımlar.

  • Dindarlık seviyesi yaş arttıkça yükseliyor. 
  • Eğitim seviyesi yükseldikçe dindarlık azalıyor. 
  • Dindarlık, ev kadınları, emekliler ve esnafta daha yüksek. 
  • Cinsiyete ve gelir düzeyine göre dindarlık düzeyinde fark gözlemlenmiyor.

Muhafazakarlık Endeksi: Dindarlık, sekülerlik ve milliyetçilik ilişkisi ne durumda?

  • Dindar milliyetçiler %28,6 ile en büyük grup. Milliyetçiliği düşük olan dindar kesim %17,6.
  • Dindar bölgelerde milliyetçi olmayan sekülerler en küçük grup (%8,3). Diğer grupların oranı birbirine yakın olsa da seküler iki grup toplamda %30,3’te kalıyor.

Bu pazar seçim olsaydı kime oy verirdiniz?

  • 2018’de AK Parti’ye oy verenlerin %81,8’inin yine AK Parti’ye oy veriyor.
  • MHP’de ciddi bir seçmen kaybı var. 2018’de MHP’ye oy verenlerin yarısına yakını MHP’ye gelecek seçimde oy vermeyeceğini söylüyor (%45,1). AK Parti’ye yönelenlerle birlikte Cumhur İttifakı MHP seçmeninin yalnızca %68,2’sini koruyabilmiş.
  • 2018 seçimlerinde oy kullanmayanlar kayıtlı seçmenin yaklaşık %15’i. Bu seçmenlerin yarıya yakını yine oy kullanmayacağını belirtiyor.
  • 2018 yılında oy kullanmayıp 2021 yılında kullanacak seçmen arasında muhalefet partilerine eğilim daha yüksek. Bu grupta CHP 1. sırada (%11,3). Cumhur İttifakı oyu ise %12,8 (AK Parti %10,3, MHP %2,5).
  • 2023 seçimlerinde 7 milyon yeni seçmen oy kullanacak. Yeni seçmenlerin %29,2’si önümüzdeki seçimler için de parti tercihi belirtmemiş (boş oy %10,3, kararsız %18,9).
  • Yeni seçmenler arasında muhalefet partileri iktidarı geçiyor. Muhalefet partilerinin toplamı %37,3. Cumhur İttifakı %33,5 (AK Parti %29,7, MHP %3,8)

2018 seçimiyle karşılaştırıldığında 2021’deki oy eğilimleri ne durumda? 

  • Cumhur İttifakı dindar bölgelerde Türkiye geneline kıyasla daha düşük oranda oy kaybetmiş durumda. 2018-2021 arasında Cumhur İttifakının oy dağılımı %68,1’den %58,5’e düşüyor.
  • Dindar bölgelerdeki seçmenlerin tamamında Cumhur İttifakı’na verilen destek muhalefetin neredeyse 2 katına ulaşıyor.
  • Yeni seçmenler arasında muhalefet partileri önde. CHP AK Parti’ye çok yakın bir oy oranı elde ediyor (AK Parti %29,7, CHP %26,5)

Dindarlık seviyesine göre oy tercihleri.

  • Muhalif seçmene yakın tonlarda iktidar eleştirilse de AK Parti ve MHP’den kopma gözlemlenmiyor. AK Parti ve MHP oyları toplamda %64,9. Genelde ise bu oran %58,5’ti.
  • CHP ve İYİ Parti’nin oy oranları genele paralel. Seçmen grubunun sadece Türk dindarlardan oluşmasının bir sonucu olarak HDP oy oranı düşük.
  • Saadet Partisi, Gelecek Partisi ve DEVA Partisi’nin her birinin oy oranları %2’yi geçmiyor.
  • Dindar olmayan seçmen grubunda CHP ve İYİ Parti en yüksek oy oranlarına ulaşıyor (%37,9 ve %17,5). AK Parti’nin oy oranı bu grupta en düşük seviyede ve CHP’nin gerisinde (%21,6).
  • MHP’nin en yüksek oy oranına ulaştığı grup dindar olmayanlar (%15,8).
  • İYİ Parti’nin oyu dindarlık arttıkça düşüyor. Dindar olmayanlar ve düşük düzeyde dindarlarda benzer seviyede.

 Dindar Seçmende Erdoğan Algısı

  • Erdoğan’a bağlılık azalsa da geniş kitleler hâlâ kendilerini Erdoğan’a yakın hissediyor. Dindar seçmenler arasında Erdoğan’a hayranlık derecesinde bağlı olanlar %20. Karşıt olanların oranı ise %10.

·        Dindarlık arttıkça Erdoğan’a yönelik eleştiri düzeyi yumuşuyor (düşük %19, orta %18, yüksek %13).

·        Dindar seçmen Erdoğan’ın ataerkil ve karizmatik özelliklerini dindarlık düzeyinden daha önemli buluyor.

·        Halka yakın olma, iletişim, samimiyet gibi özellikleri neredeyse hiç öne çıkmıyor.

  • Türk Sünni dindar seçmenler arasında Erdoğan’ın en beğenilen özellikleri sırasıyla olarak dik duruş sergilemesi, hitap/söylem gücü ve liderliği.
  • Dindarlık, dürüstlük, güvenilirlik ve adaletli olmak gibi başlıklar Erdoğan’ın beğenilen özellikleri arasında yer alıyor fakat net bir biçimde arka planda kalıyor. Bu durum, dindar seçmenin liderde bu hasletlerin olması gerektiğini ama öncelemediği anlamına geliyor.
  • Göçmen politikası ve ekonomik sıkıntılar Erdoğan’a yöneltilen eleştirilerin en önemli iki tanesi. Bu eleştirileri adaletsizlik, torpil/yolsuzluk ve israf takip ediyor.
  • “Recep Tayyip Erdoğan bir tarafta, parti bir tarafta artık. Erdoğan bugün tek başına, etrafı rantçılarla dolu. (42, Erkek, Ortaokul, Yönetici, İstanbul)
  • Göçmenler dindar seçmen nezdinde en çok tekrar edilen şikayet konusu.
  • “Kendi halkına bakmadı. Suriye’yi doldurdu sağdan soldan aldı. Ekmeği bedava veriyor. Kendi halkı gariban düşmüş bakmıyor. Konya hastaneleri Suriyelilere çalışıyor. Adamın olursa hastanede gidiyorsun randevu almadan kesinlikle gidemiyorsun.” (56, Erkek, İlkokul, Sanayi Çalışanı, Konya)
  • Erdoğan’sız bir Türkiye olasılığında dindar seçmende ekonomik bozulma ve yönetimde gerileme kaygısı öne çıkıyor.
  • Erdoğan giderse iyi olur diyenler, ekonomi ve refah ile ülke yönetiminde değişimi öne çıkarıyor. Göçmenler, adalet, eğitim, yolsuzluk, torpil, siyasal kutuplaşma, özgürlükler, sistem ve kurumlar ile ülke huzuru Erdoğan’ın gidişiyle iyileşme beklenen diğer alanlar.
  • Dindar Türk Sünni seçmenlerde Erdoğan’a koşulsuz destek daha düşük. Örneğin orman yangınları sırasında afet bölgesinde vatandaşlara çay dağıtmasının olumsuz karşılanıyor (%58). Yangın bölgesine yazlık yaptırma kararı da olumsuz karşılanıyor (%49). Olumlu karşılayanların oranı iki soruda da %20.
  • “Eskiden gençti. Dün söylediğini unutmuyordu. Bugün konuştuğuyla dün konuştuğu başka, çelişki çok. Bu da yaşlanması ve mental yorgunluğuyla ilgili. Yine de karşısında durabilecek bir başka adam yok.” (42, Erkek, Ortaokul, Yönetici, İstanbul)

AK Parti Değerlendirmeleri

  • AK Parti’nin en iyi, en olumlu yönleri dindar seçmenlere sorulduğunda sosyal politikalar (sağlık sistemi, sosyal yardım), altyapı/yatırım (yollar, ulaşım), dine önem/dini özgürlükler (başörtüsü) ve liderlik temaları öne çıkıyor.
  • AK Parti’nin beğenilmeyen yönlerinde ekonomi (gerileme, zamlar, pahalılık), göçmen sorunu, torpil/yoksulluk ve adaletsizlik, halka uzaklık ve kibir, eğitim sistemi ve kutuplaştırıcı yönetim tarzı öne çıkan temalar.
  • Uyuşturucu hariç tüm konularda AK Parti’yi başarılı görenlerin oranı %50’nin üzerine çıkıyor. Uyuşturucu ile mücadele konusunda bu oran %42’ye düşüyor.
  • Muhalefetin en zayıf görüldüğü alanlardan biri güvenlik. Dindar seçmenin %50’den fazlası güvenlikle ilgili başlıkların her birinde Millet İttifakı’nın başarısız olacağını düşünüyor.
  • AK Parti’nin dindarların saygınlığının düşüşünde rol oynadığını düşünenler önde. Dindarlara saygının azalmasında AK Parti’yi sorumlu tutanların oranının %40.
  • Millet İttifakı’nın iktidarında dini ve manevi değerlere önem verilmeyeceğini düşünenler %60’a yakın. Millet İttifakı’na bu konuda güven düşük, kaygı yüksek.

 Memnuniyetsizlikler

  • Dindar seçmenin yarıdan fazlası “5 sene öncesine göre Türkiye ekonomisi kötüye gitti ” ve “Adalet iyi değil, mahkemeler adil karar vermiyor” görüşünde. ( %58 ve %52)
  • Dindar seçmenin yaklaşık üçte ikisi “AK Parti döneminde kentler betonlaştı, çarpık kentleşme yaşandı” ve “AK Parti döneminde ormanlar ve yeşil alanlar azaldı” görüşünde. (%46 ve %45)
  • AK Parti’nin son döneminde yolsuzluk arttı diyenler, artmadı diyenlerin 10 puan önünde. 
  • İktidar giderse Millet İttifakı’nın yolsuzluğu artıracağını söyleyenler %54’e ulaşıyor. Azalır diyenler seçmenin dörtte birinden az (%23).

Kaygılar

  • Dindar seçmenlerin kaygılarını 3 başlıkta değerlendirmek mümkün. Kazanımların kaybedileceği endişesi ve rövanşizm, sosyal politikaların devam edip etmeyeceği ve muhalefetin ülkeyi yönetip yönetemeyeceği.
  • “Üniversite okumak isteyen kızlarımız var başlarını açıyorlardı ondan dolayı CHP’ye yaklaşmıyoruz.” (43, Kadın, İlkokul, Ev Hanımı, Gaziantep)

Muhalefet ve CHP algısı ne durumda?

  • Muhalefetin genel olarak dindar seçmen nezdinde cazibesi hayli az.
  • Partiler kıyaslandığında Millet İttifakı partilerinin muhalefet performansı, AK Parti’den kopan DEVA ve Gelecek Partisi’nden daha başarılı bulunuyor. Yeni partilerin “karşı tarafa” geçtiği düşünülüyor.
  • CHP’de yaşanan dönüşüm Türk dindar seçmenlerde karşılık bulmuyor. Aksine CHP’nin bugünkü durumunu 1990’lardan daha iyi görenler %25 iken daha kötü diyenler %48.
  • Kürt Sünni dindarlar Türk dindarlardan CHP’deki değişime daha duyarlı. Kürt dindarlarda CHP’nin durumunu 1990’lara kıyasla daha iyi görenler %35 seviyesinde iken daha kötü diyenler %31’de.
  • Dindar seçmenlerde “CHP geliyor” kaygısı var. Ekonomi ve diğer alanlarda durumun daha kötüye gideceği ifade ediliyor.

 Dindar seçmen hangi haber kaynaklarını kullanıyor?

  • Dindarlar en çok TRT (%40) ve A Haber (%31) izliyorlar, Fox TV de radarlarında (%30).

·       Kürt dindar seçmenin haber kaynaklarında FOX TV açık ara başı çekiyor (%39). Onu TRT (%27) ve ve A Haber (%25) takip ediyor.

  • Dindar seçmen siyasi haberleri alma konusunda yakın akrabalarına ve arkadaş çevresine öncelik veriyor. Sosyal medya üçüncü sırada yer alıyor.
  • Bu üç kaynaktan siyasi haber almayı tercih edenlerin oranı toplam %51. Basılı gazete, gazetelerin internet sayfası, TV ve radyoyu tercih edenler %44. 
  • Siyasi haber alma konusunda televizyonun alt sıralarda yer alması dikkat çekici.

V. GÖRÜŞ

Dönüşen ve Helalleşen CHP

Mehmet Yaşar Altundağ yazdı.

Ne? 

Helalleşme çağrısı, Kemal Kılıçdaroğlu’nun daha kapsayıcı bir CHP ve muhalefet yapma zihniyetinin önemli son çıkışlarından biri. Kılıçdaroğlu, “Yarası olanlarla yüzleşip, barışacağız.” diyor.

Kılıçdaroğlu, CHP’yi dönüştürmek istiyor. Çünkü kendisinin de farkında olduğu bir gerçeklik var. Ana muhalefet kadrolarının uzun yıllar laiklik ya da milliyetçilik adı altında sürdürdüğü ısrarcı katı siyaset, birçok vatandaşı yaralamaktan öteye geçemedi.

Bu siyaset, CHP’ye zaten oy veren seçmenler dışında kimseyi ikna edemedi, diyalog kanallarını tıkadı, kimlik ayrımlarını körükledi.

Nasıl? 

CHP’nin bu dönüşümünün, muhafazakar seçmenlerde karşılık bulup bulamayacağıysa 2 tane önemli noktaya bağlı. Kamuoyu araştırmaları gösteriyor ki ekonomik kriz, adaletsizlik ve yolsuzluk gibi sorunlar, Cumhur ittifakı seçmenini de rahatsız ediyor. Bu seçmendeki memnuniyetsizlik hali, onları Cumhur İttifakı’ndan tamamen koparmıyor. Fakat bu memnuniyetsizlik hali, seçmenlerde diğer partilerin ne anlattığına yönelik bir ilgi uyandırıyor.

Dolayısıyla iktidarın zayıflaması, CHP’nin tarihsel olarak bağ kuramadığı muhafazakar seçmenle diyalog kurabilmesi için bir imkan sunuyor. Ayrıca, bu imkan, Kılıçdaroğlu’na partiyi dönüştürmesi için siyasi bir fırsat da sunuyor.

Diğer bir noktaysa CHP kadrolarının helalleşme çağrısına yönelik samimiyeti. CHP-muhafazakar seçmen arasındaki buzların erimesi için siyasi kadroların samimi ve tutarlı söylem oluşturmaları şart.

Neden? 

Helalleşme çağrısı, bizi Türkiye’de yeni bir siyaset yapma biçimine götürebilir. Seküler ya da muhafazakar, Alevi ya da Kürt… Kimlik fark etmeksizin her vatandaşın kendine ait bir “yaralanma” hikayesini ilk yüz yılına sığdırabilen Türkiye Cumhuriyeti’nin bir sonraki yüz yılının hikayesini yazmak, bugünlerden başlıyor. Daha kapsayıcı ve daha huzurlu günlere ulaşmanın temeli de helalleşme, diyalog ve ortak bir yaşam tahayyülünden geçiyor. Böylece akılcı politikaları merkeze alan ve kutuplar arası diyalog üretebilen bir siyaset mekanizmasına ulaşabiliriz.

VI. GÖRÜŞ

Dindar Seçmenin Oy Verme Güdüsü Üzerine

Veysi Yıldız yazdı.

2021 yılı toplam tasarruf mevduatı içinde döviz birikimi verisine bakıldığında dolarizasyonun en çok olduğu illerde Aksaray (%70) ilk sırayı alıyor. Onu %68 ile Nevşehir ve Yozgat, %65 ile Kayseri ve %63 ile Kütahya takip ediyor. Bu iller, dindar seçmenin yoğun olduğu iller. (Kaynak: BDDK)

Bu durum, dindar seçmenin hakim siyasal söyleme ters düşse dahi pragmatist davrandığı ve ekonomik gerekçeleri önceleyerek hareket ettiği şeklinde yorumlanabilir.

Buna ek olarak, 2008 Küresel Ekonomik Krizi sonrası gerçekleşen 2009 yerel seçimleri ve 2018 Döviz Krizi sonrası gerçekleşen 2019 yerel seçimlerinin sonuçları kötü ekonomik gidişatın oy oranlarını çarpıcı biçimde etkilediğini gösteriyor.

Buna rağmen, toplumsal bir kimlik olarak dindarlık, Türkiye’de oy verme eğilimini hâlâ önemli oranda şekillendirmeye devam ediyor.

Neden?

Cumhuriyetle beraber dinin sosyal ve kamusal hayattan soyutlanması dindar kesimde büyük bir travma yarattı ve kurucu ideolojiyle arasında önemli bir fay hattının oluşmasına neden oldu.

Başta imam hatip okulları ile başörtüsü meselesi olmak üzere dindar kesimin hassas olduğu pek çok sorun yıllar içerisinde siyasi baskı aracı haline geldi.

28 Şubat sürecinde baskı politikası had safhaya ulaştı ancak AK Parti’nin iktidar olmasıyla beraber dindar seçmen önemli kazanımlar elde etti.

Kentli dindar kesim yoksulluktan çıkarak orta sınıflaştı ve ekonomik, sosyal ve siyasi kazanımlarıyla özgüveni arttı.

Diğer taraftan, muhalefetin alternatif bir politika öneremiyor oluşu dindar seçmenin güvenli gördüğü limandan ayrılmamasına sebep oluyor.

Kılıçdaroğlu’nun son dönemde CHP’yi dönüştürmeye yönelik politikalarına rağmen parti içinden kişilerin dindarların hassasiyet gösterdiği konuşlarda yaptığı bazı münferit çıkışlar dindar seçmenin CHP’ye güvenmesine engel oluyor.

Örneğin, yakın zamanda Özgür Özel’in okul öncesi Kur’an kursları için “orta çağ” benzetmesi yapması, dindar seçmenin CHP’nin dini değerlere yönelik menfi bakış açısının değişmediği yönündeki algısını pekiştirdi.

VII. GELECEK SAYIDA

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi

2021 Yılı İşçi İş Cinayetleri Raporu
Gelecek sayıda İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi‘nin hazırladığı 2021 Yılı İşçi İş Cinayetleri Raporu adlı çalışmayı inceleyeceğiz.

Bülteni sevdiyseniz şayet abone olmayı ve arkadaşlarınıza tavsiye unutmayın.

Link burada. 

Bu arada, Türkiye’deki bölgesel eşitsizliğe odaklanan bültenimiz de yakında yayına başlıyor. Detaylı bilgi ve abonelik için:

Gelecek sayıda görüşmek üzere.

Hoşça bakın zâtınıza.