Arayın
Twitter Facebook Instagram Linkedin Youtube Whatsapp
#47

#47 SBB | 2023 Kahramanmaraş ve Hatay Depremleri Raporu

VERİ

1 Kavram

1 Kurum

24 Bulgu

Yeni raporlar için abone olun.Rapor Bülteni, her hafta yeni bülten yayınlar.

Merhaba,

Rapor Bülteni‘nin 47. sayısında T.C. Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından hazırlanan 2023 Kahramanmaraş ve Hatay Depremleri Raporu’nu inceleyeceğiz.

Bu raporda, 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş ve Hatay merkezli gerçekleşen depremlerin yol açtığı kayıp ve hasarların boyutu ortaya konuluyor. Ağır insani kayıpların yanı sıra, fiziki varlıklarda oluşan hasarlara, kayıplara ve ihtiyaçlara ilişkin tespitler de yapılıyor.

Hazırsanız başlayalım.

spot Bu raporda, 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş ve Hatay merkezli gerçekleşen depremlerin yol açtığı kayıp ve hasarların boyutu ortaya konuluyor.

I. KAVRAMSAL ÇERÇEVE

Önce kavramlar…
wrecked building after earthquake

Deprem: Yerkabuğu içindeki kırılmalar nedeniyle ani olarak ortaya çıkan titreşimlerin dalgalar halinde yayılarak geçtikleri ortamları ve yer yüzeyini sarsma olayı.

II. ARAŞTIRMACI KURUM

Strateji ve Bütçe Başkanlığı (SBB)

T.C. Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı: Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığına bağlı devlet kurumu. Türkiye’nin ekonomik ve sosyal kalkınmasını hızlandırmak, kalkınmayı dengeli ve sürdürülebilir kılmak misyonuyla politika ve stratejilerin geliştirilmesi, merkezi yönetim bütçesinin hazırlanması ve uygulanması, plan, program, kaynak tahsisi, bütçe, politika ve stratejilerin uygulanmasının koordinasyonunu sağlıyor.

III. METODOLOJİ

Her sektördeki hasar ve kayıp bilgileri; ilgili bakanlıklardan alınan veriler, birim maliyetler ve kurum görüşlerinin SBB’deki sektörel uzmanlık bilgileriyle birleştirilmesiyle en doğru biçimde rapora yansıtılıyor. Veriler yayım tarihi itibarıyla en güncel veriler olmakla birlikte hasar ve kayıp verileri güncellendiğinden depremin hasar yansımaları revizyona uğrayabiliyor.

IV. BULGULAR

Depremin yol açtığı hasar ve kayıpların boyutu ne düzeyde?

  • Türkiye, bulunduğu coğrafi konum nedeniyle tarih boyunca birçok büyük depreme tanık oldu. Türkiye’de 1900’den günümüze 7’nin üzerinde 20 deprem yaşandı.
  • 6 Şubat 2023 tarihinde Mw7.7 ve Mw7.6 büyüklüklerinde meydana gelen 2023 Kahramanmaraş Depremleri yaşanan bu depremler arasında can kaybı ve ağır hasar bakımından en büyüğü.
  • Toplamda 11 ilde büyük yıkımlara neden olarak şiddet ve kapsadığı alan açısından Kahramanmaraş ve Hatay Depremleri eşi benzeri olmayan felaket olarak tarihte yerine alıyor.
  • Yaşanan depremler sonucunda 48 binden fazla insan hayatını kaybetti, yarım milyondan fazla bina hasar gördü, iletişim ve enerji alt yapısı zarar gördü ve önemli maddi kayıplar oluştu.

Rapor Bize Ne Söylüyor?

  • Raporda depremin hasarları/maliyetleri uluslararası standartlara yakınsaması açısından sektörel kapsamda ele alınıyor. Bu çerçevede hasarlar; sosyal sektörler (konut, eğitim, sağlık, istihdam, çevre), alt yapı sektörleri (içme suyu-kanalizasyon, belediye hizmetleri, enerji, ulaştırma, haberleşme) ve ekonomik sektörler (tarım, madencilik, imalat sanayi, turizm) ayrımında inceleniyor.
  • Depremden etkilenen 11 ilin toplam nüfusu, 2022 yılı için ülke demografisinin yüzde 16,4’üne tekabül ediyor. Bu nüfusun yüzde 96,7’si il ve ilçe merkezlerinde ikamet ederken, kalan kısım belde ve köylerde yaşıyor. Ayrıca 1.738.035 kişi geçici koruma kapsamında ikamet eden göçmen nüfusu oluşturuyor.
  • 2021 yılı verilerine göre afet bölgesinde 3,8 milyon kişi istihdamda olup ülke istihdamının yüzde 13,3’lük payını oluşturuyor.

  • Depremden etkilenen 11 ildeki konut sayısı 2022 yılı itibarıyla 5,6 milyon. Türkiye genelindeki toplam konut stoku içindeki payı yüzde 14.
  • ÇŞİDB tarafından yürütülen hasar tespit çalışması sonucuna göre acil yıkılacak, yıkık veya ağır hasarlı kategorilerine giren toplam konut sayısı 518.009.
  • Rapora göre deprem sonrasında 2.273.551 kişi doğrudan barınma sorunuyla karşı karşıya.
  • Bölgede ağırlıklı üretim faaliyetleri sırasıyla, hizmet, sanayi ve tarım sektörlerinden oluşuyor.  Depremden etkilenen iller 2021 yılında Gayri Safi Yurt İçi Hasılanın (GSYH) yüzde 9,8’inde pay alarak yaklaşık 79 milyar dolar büyüklüğünde milli gelir oluşturuyor.
  • 2021 yılında Türkiye genelinde kaydedilen yüzde 11,4 oranındaki ekonomik büyümeye depremden etkilenen 11 il 0,98 puan katkı sağlıyor.
  • Depremden etkilenen 11 ilin 2022 yılı ihracatı içerisindeki payı yüzde 8,6. Gaziantep, toplam ihracat içerisindeki yüzde 4,4’lük payı ile öne çıkıyor. Hatay, Adana ve Kahramanmaraş sırasıyla yüzde 1,6, 1,2 ve 0,6 düzeyinde pay alıyor.
  • Depremden etkilenen 11 ilin 2022 yılı ithalatı içerisindeki payı ise yüzde 6,7. Gaziantep ve Hatay, toplam ithalat içerisinde sırasıyla yüzde 2,3 ve 2,1 düzeyindeki payları ile öne çıkıyor.
  • Afet bölgesindeki illerin ihracatı 5 milyar dolar seviyesinde olup 11 ilin toplam tekstil ürünleri ihracatındaki payı yüzde 35 düzeyinde bulunuyor.

Depremin Türkiye ekonomisi üzerindeki etkisi nedir?

  • Depremin Türkiye ekonomisi üzerindeki en büyük yükünü yüzde 55 oranıyla konut hasarı oluşturuyor.
  • İkinci ağırlıklı hasar kalemini ise kamu altyapısı ve hizmet binalarındaki yıkım oluşturuyor.
  • Bir diğer önemli hasar kalemi imalat sanayii, enerji, haberleşme, turizm, sağlık ve eğitim sektörleri, küçük esnaf ile ibadethanelere ilişkin hasarlardan oluşan özel kesim hasarları.
  • Sigortacılık sektörü kayıpları ve esnafın gelir kayıpları ile makroekonomik etkiler eklendiğinde depremin yol açtığı felaketin toplam yükü yaklaşık 1.995 milyar TL (103,6 milyar dolar). Bu büyüklüğün 2023 yılı milli gelirin yaklaşık yüzde 9’una ulaşabileceği öngörülüyor.

Raporda ne öneriliyor?

  • Depreme dirençli kentler ve alt yapılar kurulmasının ve bunların ülke genelinde yaygınlaşması için bir dizi kurumsal ve yasal değişiklik öneriliyor.
  • Söz konusu tedbirlerin doğru uygulanmasında azami titizliğin ön plana alınması ve tüm paydaşların (vatandaş, yerel yönetimler, kamu kurumları, meslek odaları, akademik çevreler vs.) iş birliğiyle afet risklerine karşı dirençliliğin artırılması için sistemsel değişiklikler öneriliyor.
  • Kentsel dönüşümün hızlı ve etkin bir şekilde gerçekleştirilmesi için mevzuat risk durumuna göre önceliklendirmeyi esas alacak şekilde yeniden ele alınması, uygun finansman modelleri geliştirilmesi öneriliyor.
  • Planlama çalışmalarında, önceliklerin ve geleceğe yönelik ihtiyaçların tespiti için kamu kurumlarının, yerel yönetimlerin, akademisyenlerin ve STK’ların içinde yer aldığı teknik bir heyet öneriliyor.
  • AFAD’ın yatay bir yapılanmaya geçmesi, yetkilerinin artırılarak herhangi bir afet anında müdahale kabiliyetinin hızlandırılması ve artırılması için gerekli mevzuat düzenlemesinin yapılması öneriliyor.

V. GÖRÜŞ

Fatih Boran yazdı.

6 Şubat 2023 Kahramanmaraş ve Hatay merkezli gerçekleşen depremi deprem öncesi, depremin ilk günleri ve deprem sonrası olarak üç farklı zaman dilimi için ayrı ayrı değerlendirmek gerekiyor.

Geçtiğimiz yüzyılda Türkiye çeşitli büyüklükteki depremlere maruz kalarak can ve mal kayıpları verdi. Ancak bugüne değin yeterince nitelikli personel yetişmedi, çok katlı ve dayanıksız bina yapımları devam etti, kamu ve sivil toplum örgütleri eşgüdümlü çalışma yürütemedi.

Deprem anı ve ilk günlerine bakılacak olursa, kamu kurum ve kuruluşları tüm imkânları ilk andan itibaren seferber etti. Ancak 11 il genelinin yıkıma maruz kalması sebebiyle bölgeye ulaşım, arama-kurtarma çalışmaları, insani yardım malzemeleri sevki zorlukla yapılabildi. Burada görülen eksiklik kamunun yaptığı çalışmaları halka açık ve yaygın bir şekilde ifade edemeyişi oldu.

Nitekim AFAD koordinatörlüğünde yardım organizasyonu yapılmasına rağmen birçok STK ve sivil yardımlar kontrolsüz ve koordinasyonsuz olarak plansız ve kayıtsız bir şekilde dağıtıldı. Burada dikkat çekilmesi gereken iki ana konu, AFAD’ın STK’ları etkin bir şekilde kullanamaması ve süreci kesikli yönetmesi.

Deprem sonrası süreçte ise depremden hasar gören illerin yeniden inşası ve hayatın tüm sektörlerde normale döndürülmesi elzem ve bu sürecin yeni hatalara mahal verilmeden yönetilmesi gerekiyor.

Ayrıca merkezi hükümet tarafından geliştirilen politikaların hedef kitle tarafından benimsenmesi için halkın sürece dahil edilmesi, sivil toplum kuruluşlarının kamu entegrasyonunda çalışmasını temin edecek çalışmalar yürütülmesi gerekiyor.

VI. GELECEK SAYIDA

Gelecek sayıda Adalet ve Kalkınma Partisi ile Yeniden Refah Partisi arasında imzalanan 14 Mayıs 2023 Seçim İttifakı Deklarasyonu‘nu  inceleyeceğiz.

Bülteni sevdiysen şayet abone olmayı ve arkadaşlarına tavsiye unutma.

Link burada.

Rapora ilişkin geri bildirim vermek veya incelememizi istediğin bir rapor olursa bize yazmaya çekinme: 📩 raporbulteni@gmail.com

Gelecek sayıda görüşmek dileğiyle.

Kendine iyi bak.