Arayın
Twitter Facebook Instagram Linkedin Youtube Whatsapp
#09

#9 IDMC | 2021 Ülke İçinde Yerinden Edilme Küresel Raporu

VERİ

5 Kavram

1 Kurum

26 Bulgu

Yeni raporlar için abone olun.Rapor Bülteni, her hafta yeni bülten yayınlar.

Selam!

Bu haftaki bülteni Ömer’in varoluşsal sancıları, iş yoğunluğu bahaneleri ve raporun tuğla gibi olması sebebiyle Konya’da, bozkır havasını içime çekerek ben hazırladım. Bu hafta vaktimin çoğu bulut ve binalardan ibaret gökyüzünde birkaç kırlangıca ahbaplık etmekle geçti. Hatta hafta boyu içimde Cinuçen Tanrıkorur’un Tarla Dönüşü çaldı. Sen nasılsın? Umarım her şey yolundadır.

Bendeki son derece yerli atmosfere rağmen bu hafta IDMC adlı yabancı bir kuruluşun 2021 Ülke İçinde Yerinden Edilmeye ilişkin Küresel Raporunu mercek altına alacağız. Raporu hem Türkçeye kazandırdık hem de incelemesini yaptık. Bu sebeple geçen hafta bülteni yetiştiremedik. Gelip de bizi bulamadıysan kusura bakmayasın.

spot 2020 yılında koca, yaşlı, şişko dünyamız daha olaylı, daha güçsüz.

I. KAVRAMSAL ÇERÇEVE

Önce kavramlar…
Forced displacement, İnternal displaced person, Disaster risk reduction, Vulnerability, İnteractive maps.
  • Zorla Yerinden edilme (Forced Displacement): Kişinin veya kişilerin kendi evlerinden veya bölgelerinden istem dışı veya zorla hareket etmesi. Yerinden edilme nedenleri afet, savaş, insan hakları ihlalleri ve iklim değişikliği gibi farklı başlıklar altında değerlendiriliyor.
  • Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişi (İnternal Displaced Person): Evini terk etmeye zorlanan ancak kendi ülkesinin sınırları içinde kalan kişi. Mültecinin yasal tanımlarına girmese de, genellikle mülteci olarak anılıyorlar.
  • Afet Riskinin Azaltılması (Disaster Risk Reduction): Afet risklerinin belirlenmesi,değerlendirilmesi ve azaltılmasına yönelik sistematik yaklaşımlar.
  • Savunmasızlık (Vulnerability) : İlk kez 1970’lerde doğal afetler alanında tanıtılan bir kavram, sonrasında sosyal bilimlerde sıkça kullanılmaya başlanmış. Toplumdaki olağandışı hallerden ve eşitsizliklerden en çok etkilenen savunmasız grupları ifade ediyor.
  • Etkileşimli Haritalar (İnteractive Maps): Anlık veri girişi sayesinde bilgilerin sürekli güncel tutulabildiği harita türü.

II. ARAŞTIRMACI KURUM

IDMC.
Ülke İçinde Yerinden Edilme İzlem Merkezi.

Ülke İçinde Yerinden Edilme İzlem Merkezi (IDMC), 1998 yılında İsviçre’de ülkeleri içinde afetler, çatışmalar, iklim değişikliği nedeniyle yerinden olan kişilere dair veriler toplamayı ve uygulanan politikalara katkı sunma amacıyla kurulmuş.

Her yıl düzenli olarak paylaşılan küresel raporlar ile dünya çapında saygınlık kazanmış bir kurum. Hazırlanan raporlardaki veriler Birleşmiş Milletler ve uluslararası STK’lar tarafından referans olarak kullanılıyor. Bu raporlar, konuya ilişkin durum değerlendirmeleri ve güncel istatistikler sayesinde ülke profillerinin analizi için değerli kaynaklar olarak görülüyor.

IDMC web sayfasını incelerken veri görselleştirme araçları ve interaktif haritaların kullanımı konusundaki başarıları dikkatimi çekti. Akşam kahveni içerken, raporları arasında kaybolmayı hak eden güzel bir web sayfası keşfetmek istersen tavsiye ederim.

III. ARAŞTIRMANIN METODOLOJİSİ

Uydu görüntüleri, Keşif Araçları, Etkileşimli Haritalar.
IDMC’nin lezzet tarifi…

Çalışmada 2020 yılı boyunca elde edilen yer değiştirme verileri farklı başlıklar altında analiz ediliyor. Verilerin ele alındığı alt başlıklar şöyle; yer değiştirme hareketlerinin ekonomik boyutu, konuya ilişkin bölge/ülke profilleri, Kovid 19 ve iklim krizinin yerinden edilmeye etkileri.

Veri kaynağı olarak; uydu görüntülerinin analizinden, IDMC’nin yer değiştirme risklerini ölçmek için geliştirdiği olasılık modellemelerine; insan hareketlerini kümeleyen özel haritalardan farklı istatistiksel verilerin yorumuna uzanan birçok yöntemden faydalanmışlar.

IV. BULGULAR

2020 yılında koca, yaşlı, şişko dünyamız daha olaylı, daha güçsüz.
  • 2020 yılında afet ve çatışmalar nedeniyle toplam 40.5 milyon yerinden edilme vakası yaşanmış. Bu rakam, raporlamanın yapıldığı 10 yıldaki en yüksek rakam.
  • 2020 yılında afetler nedeniyle yer değiştirmeler, çatışmalar nedeniyle yer değiştirmelerden 3 kat daha fazla. Şiddet ve çatışma nedeniyle 9.8 milyon, afetler nedeniyle 30.7 milyon yer değiştirme yaşanmış. Bunların 30 milyonu yalnızca havaya bağlı afetler nedeniyle göç edenlerden oluşuyor.
  • 2020 yılı hareketliliğinde Doğu Asya ve Sahra-altı Afrika ülkeleri başı çekiyor. Küresel hareketliliğin yüzde 30,3’ü Doğu Asya ülkelerinde gerçekleşmiş. Kendi içinde en stabil bölge ise yüzde 0.8 ile Avrupa ve Orta Asya bölgesi.

Veda.

  • 2020 yılı içinde afet nedeniyle yerinden edilmelerin en fazla olduğu ülkeler sırasıyla Çin, Filipinler ve Bangladeş: Çin’de 5.1 milyon Filipinlerde ise 4.4 milyon.

Önceki yıllara kıyasladığımızda durum ne peki?

  • Halihazırda dünya genelinde ülkeleri içinde yer değiştirmek zorunda kalan toplam 55 milyon kişi bulunuyor. 
  • Şiddet ve çatışma nedeniyle yer değiştirenlerin sayısı , afetler nedeniyle evini terk edenlerin yaklaşık 7 katı. Şiddet nedeniyle 48 milyon kişi, afetler nedeniyle 7 milyon kişi yer değiştirmiş.
  • Şiddet ve çatışma nedeniyle yerinden edilen kişi sayısının en çok olduğu ülkeler sırasıyla Suriye, Kolombiya, Yemen ve Afganistan.
  • Yerinden edilen topluluklar arasında savunmasız grupların sayısı hiç de az değil. Evini terk etmek zorunda kalan 20.7 milyon kişi 0–15 yaş grubu arasında. 65 yaş üzerinde ise bu rakam 2.6 milyon.

Buruk.

  • Kişilerin yer değiştirmeye zorlayan afet türlerinde ilk üç sırada kasırgalar, seller ve orman yangınları bulunuyor. Kasırga nedeniyle 14.6 milyon kişi evlerini terk etmiş. Kuraklık ve aşırı sıcaklık nedeniyle evlerini terk eden kişi sayısı ise 78.000 kişi.

 Ülke içi hareketliliğe bir de bölgeselden bakalım.

  • Geçtiğimiz yıllardan bu yana şiddet ve çatışma nedeniyle en hareketli olan ülkeler Suriye, Kongo ve Kolombiya. Sıralamayı Yemen, Afganistan ve Somali takip ediyor. Suriye’de evlerini terk etmek zorunda kalan kişi sayısı 6.6 milyon.
  • 2020 yılında ise Kongo, Suriye’nin önüne geçmiş. Şiddet ve çatışma nedenli yer değiştirmenin en fazla olduğu ülkeler 2020 yılında sırası ile Kongo, Suriye ve Etiyopya.
  • 2020 yılında afetler nedeniyle yerinden edilme oranı en yüksek olan ülkeler Afganistan, Çin ve Pakistan. Sıralamayı Etiyopya, Sudan ve Pakistan takip ediyor. Afganistan’da evlerini terk eden kişi sayısı 1.1 milyon.
  • 2020 yılında İran, Tunus ve Mısır’daki sel, İsrail, Lübnan ve Suriye’deki orman yangınları ve Cezayir ve İran’daki depremler toplam 341.000 yeni yerinden edilmeye neden olmuş. Son on yılda bölgede kaydedilen en yüksek rakamlara karşılık geliyor.
  • Afetlerden hemen sonra yer değiştiren kişilerin çoğunun evlerine döndüğüne dair yanlış bir ön kabul bulunuyor. Gerçekte ise durum sanıldığından daha karmaşık ve araştırılmaya muhtaç.
  • 2020 yıl sonu itibariyle Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgelerinde evlerini terk eden kişi sayısının en fazla olduğu ülkeler Suriye ve Yemen. Zorla yer değiştiren kişi sayısı Suriye’de 6.6 milyon, Yemen’de ise 3.6 milyon.
  • Afganistan’da ise ABD ile Taliban arasında Şubat ayında tüm yabancı birliklerin geri çekilmesi ve ateşkes anlaşmasının imzalanması da sonuç vermemiş. 2020 yılı içinde 404 bin yeni yerinden edilme gerçekleşmiş.

Az da olsa beyaz haberlerimiz var.

  • 2020 yılının ilk yarısında Libya’nın bazı bölgelerinde çatışmalara son vermek amacıyla taraflar arasında ateşkes imzalanmış. Trablus ve Tarhuna’da 148.000 yerinden edilmiş kişinin evlerine dönmesine izin verilmiş.
  • Irak’taki çatışmaların azalması da yeni yerinden edilen kişilerin sayısında azalmaya yol açmış. 2020 yılında evini terk edenlerin sayısında 2019’a kıyasla yüzde 21 oranında azalma mevcut. Yıl boyunca, Irak’ta yaklaşık 235.000 kişi evine döndüğü kaydediliyor.

Gelelim ekonomik sonuçlara.

  • 2020 yılında ülke içinde yerinden edilmenin ekonomik etkisi 20.5 milyar dolar. Bu devasa rakam hesaplanırken kişilere barınma, eğitim, sağlık ve güvenlik için gereken desteğin maliyeti dikkate alınmış.
  • 18 ülkeden alınan verilere göre dünya genelinde yerinden edilen tek bir kişinin ihtiyaçlarını karşılamak için gereken bir yıllık ortalama harcama miktarı 370 dolar. Bu miktar ülkeler arası ihtiyaç farklılıklarından dolayı 100-800 dolar arasında değişebiliyor.
  • Etki boyutuna göre yerinden edilmenin getirdiği mali yükün başında sırasıyla geçim kaynakları, barınma ve sağlık ihtiyaçlarının karşılanması geliyor.

Covid-19 pandemisi ile artan ihtiyaçlar ve yeni riskler…

 

Ölüm ve Maskeli Balo.
  •  Covid-19’un yayılmasına eşlik eden karantinalar ve ekonomik gerileme, yerinden edilmiş birçok insanın zaten mücadele ettiği mali zorlukları yoğunlaştırmış.
  • Özellikle Afganistan ve Irak’ta yerinden edilmiş kişiler yoksullukla başa çıkmak amacıyla olumsuz stratejiler geliştirmiş. Hükümetin kısıtlamalarına aykırı olarak çalışmaya devam etme, daha fazla borca girme, çocuk işçiliği, varlıklarını satma mecburiyeti vb.
  • Yerinden edilmiş kişilerin barındığı koşullarda sosyal mesafeyi korumak imkansız. Yemen’de yapılan çalışmada evini terkedenlerin yüzde kırk beşi, yerinden edilmemiş kişilerin yüzde 30’una kıyasla daha fazla semptom yaşamış.

Peki iklim krizi ülke içi hareketliliği ne ölçüde etkiliyor? 

  • İklim değişikliğinin bazı bölgelerde belirli tehlikeleri daha sık ve yoğun hale getirdiği kanıtlanmış. Ancak iklimin yerinden edilmeyi artırması konusu henüz inandırıcı bir şekilde ölçülmemiş. İklim krizinin yavaş başlangıçlı etkileri, farklı ve dolaylı yollardan yerinden edilmeye sebebiyet veriyor.

Birkaç örnek…

  • Küresel ortalama deniz seviyesinin yükselmesi toprak kaybına ve yerinden edilmeye neden oluyor. Kıyı ekosistemlerinin bozulması insanları ani başlangıçlı olaylara karşı savunmasız bırakıyor ve yerinden olma ile sonuçlanabiliyor. Aşırı sıcaklıklar nedeniyle toprağın veriminin azalması çiftçilerin geçim kaynaklarını yok ederek yerinden edilme riskini artırıyor.

V. SONUÇ

Rapora göre biraz kül, biraz duman o dünyamız işte.
2020 yıl sonu itibariyle afetler nedeniyle yerinden edilme sayısı çatışmalar nedeniyle yerinden edilme sayısından 3 kat daha fazla. Afetler nedeniyle 30.7 milyon yer değiştirme yaşanmış. Görünen o ki kurumların afet risklerinin azaltılmasına yönelik çalışmaları yetersiz kalıyor. Özellikle çatışma ve şiddetin fazla olduğu yerlerde afetlerin etkisi çok daha yıkıcı olabiliyor. Suriye, Yemen ve Afganistan gibi ülkeler savaş ve afetlerin eş zamanlı çarpıştığı zorlu ülkeler arasında dikkat çekiyor. Bu ülkelerde milyonlarca insan aidiyet duymadıkları silahlı güçler arasındaki şiddet ve çatışmaların bedelini evlerini terk ederek ödemek zorunda bırakılıyor.
 Bir yeryüzü tanığı.
Tüm verilere rağmen bülteni umutlu bir kehanetle bitirelim. Raporda şaşırtıcı noktalardan birisi iklim krizinin insanların yerinden edilmesinde doğrudan etkisinin henüz kanıtlanmamış olmasıydı. Duygusal bir tekerlek olarak şunu düşündüm: doğa kin tutmuyor olabilir mi bize? Devletler ve sivil toplum kuruluşları arasındaki işbirliğini artırarak uygulanan kararlı adımlar ile doğa tahribatını tersine çevirmek ve tabiat ile dostça bir ilişki kurmak hâlen mümkündür belki de.

VI. GELECEK SAYIDA

IstanPol-Türkiye’de İşgücündeki Yaşlılar ve Güvencesizlik.
Bu haftalık bizden bu kadar.

Haftaya da burada olursan IstanPol’un “Türkiye’de İşgücündeki Yaşlılar ve Güvencesizlik” raporunu inceleyeceğiz. Bu arada Rapor Bülteni’nde 478 kişi olduk! Arkadaşlarını bültene davet etmek için link aranıyorsan aradığın link burada. 

Haydi hoşça bak zatına. Görüşürüz.

Şeyma.