Arayın
Twitter Facebook Instagram Linkedin Youtube Whatsapp

BİANET – Rapor Bülteni: Raporları anlaşılabilir kılan ekip

Bu röportaj 1 Nisan 2022 tarihinde gerçekleştirilmiştir.

“Her sayısında bir raporu inceleyen, raporlardaki öne çıkan bulguları derleyip daha sonra e-bülten formatında okuyucularına ileten Rapor Bülteni kurucularından Ömer Burak Tek ile konuştuk.

Rapor Bülteni, bir e-posta bülteni. Gelir eşitsizliğinden demokrasiye, ekonomiden gençlere, medyadan iklim değişikliğine kadar birçok konuda, kurumlar tarafından hazırlanan raporlardaki öne çıkan bulguları derleyerek, e-bülten formatında okuyucularına iletiyor.

Rapor Bülteni, Oxfam’ın 2020 Eşitsizlik Raporu incelemesi ile 2021 yılı Nisan ayında yayın hayatına başladı. Tam 1 yıldır da çalışmalarını bu doğrultuda sürdürüyor.

5 dakikalık okunma süresini hedefleyen Rapor Bülteni, kolay bir şekilde raporun özünde yer alan mesajın okuyuculara iletilmesine aracılık ediyor.

Rapor Bülteni’nin kurucularından Ömer Burak Tek ile bülteni, hazırladıkları çalışmaları, çalışmalar sırasında karşılaştıkları zorlukları konuştuk.

Kamusal alanın bir parçası olmak

Tek, Rapor Bülteni fikrinin nasıl ortaya çıktığını şöyle anlatıyor:

“Rapor Bülteni’nin ilk çıkış noktası, raporları incelerken aldığım notları arkadaşlarımla ve sosyal medyada paylaştığımda aldığım geri dönüşler oldu. Özellikle yoksulluk ve eşitsizlik üzerine yapmış olduğum bu paylaşımlar çok etkileşim aldı ve bu çalışmaları düzenli yapmam yönünde ciddi bir talep oluştu.

“Bu şekilde bir geri dönüş alınca, NewsLabTurkey’in Kuluçka Programı’na başvurdum ve bu fikri orada geliştirdim. Orada aldığımız teorik dersler, mini ödenek ve mentörlük sonucu Rapor Bülteni, kurumsal bir yapı kazandı. Yayın hayatına başladığımızdan bu yana da, 27 tane raporu inceledik. Halihazırda geniş bir okuyucu kitlesine sahibiz.

“Genel itibariyle hazırlanan araştırma ve raporlar akademik bir üslupla yazılıyor ve bu sebeple okuyucuya ulaşmakta zorluk yaşıyorlar. Rapor ve araştırmaların içindeki bulgular sosyal medya platformlarında içerik olarak yeniden üretildiğinde yüksek etkileşim almakta iken hazırlanan raporların aynı ilgiyi göremediğine şahit oluyoruz. Bu sebeple Rapor Bülteni; verinin konuşulduğu, veriye dayalı analizlerin yapıldığı bir kamusal alanın parçası olmak gayesiyle çalışmalarına devam ediyor.”

Tek, Rapor Bülteni’nin öncelikli amaçlarını ise şöyle sıralıyor:

  • Objektif verinin yaygınlaşması
  • Kamuoyunun doğru bilgiye erişiminin sağlanması.

“Bu bağlamda Türkiye’de objektif veriye dayalı rasyonel karar alma mekanizmasının işlemesine katkı sunmayı önceliyoruz” diyen Tek, hedef kitlesi olarak başta politika yapıcılar olmak üzere araştırmacılar, uzmanlar ve akademisyenleri belirlediklerini ifade ediyor.

Soruşturma dosyaları da mevcut

Ekiplerinin çok kalabalık olmadığını ve 4 kişiden oluştuğunu söyleyen Tek, bülten ekibini ve yapılan iş bölümünü şöyle anlatıyor:

“Ekibimiz 4 kişiden oluşuyor. Ali Buğra Kara incelediğimiz raporlardaki bulguları bülten formatına getiriyor. Şeyma Samur hikâye anlatıcımız. Raporda geçen kavramları incelediğimiz bölümden araştırmacı kuruma, bulgulardan tartışma kısmına kadar tüm bölümlerin belli bir hikâye etrafında anlatılmasından sorumlu. Aynı zamanda “Bir Öykü” adlı bölümde konuyla ilgili küçük öykülerini yazıyor. Böylelikle okuyucuya raporda geçen istatistiklere birer kimlik kazandırma konusunda edebiyatın imkanlarını kullanıyor.

“Mansur Menteş ise görsel tasarımcımız. Metnin rapor jargonundan ve akademik soğukluktan çıkması adına bahsi geçen verileri görselleştiriyor. Ben ise genel koordinasyonu sağlıyor, kurumlarla işbirliği sürecini yürütüyor ve son okumayı yapıyorum.”

Rapor Bülteni aynı zamanda, bültende tartışma kısmında inceleme yapılan konularla ilgili farklı kişilerden görüş alarak soruşturma dosyası da hazırlıyor ve bunlara bültenin tartışma kısmında yer veriyor. Konunun bu bölümde daha derinlikli ele alındığını söyleyen Tek, “Mikrafonu, akademisyenlere, uzmanlara ve araştırmacılara uzatıyoruz” diyor.

Rapor havuzu

Peki, Rapor Bülteni nasıl çalışmalar yapıyor? Bir çalışmanın hazırlanması süreci nasıl işliyor? Tek, soruları şöyle yanıtlıyor:

“Uzun zamandır biriktirdiğimiz bir rapor havuzumuz mevcut. Bunun haricinde birçok kurumla işbirliğimiz bulunuyor. Öncelikle bu iki kaynaktan birinden inceleyeceğimiz raporu seçiyoruz.  Her birimiz raporu baştan sona okuduktan sonra ele alının konu veya ilgili rapor etrafında hazırlanan Youtube yayınlarını, podcastleri, sosyal medyayı ve literatürü tarıyoruz.

“Ali Buğra rapordaki tüm bulguları derliyor ve bülten formatına getiriyor. Bu formatta ters piramit metodunu kullanıyoruz. Önce en önemli gördüğümüz hususu dile getiriyoruz, sonrasında istatistikleri veriyoruz. Bülten boyunca yalnızca tartışma kısmında konu hakkında subjektif yorumlara yer veriyoruz, onun haricindeki tüm bölümlerde raporun özüne ve ruhuna sadık kalmaya çalışıyoruz.

“Bulgular ortaya konduktan sonra Şeyma giriş cümlesinden son cümleye kadar bir sistematik bir düzenleme yapıyor. 5 dakikalık okuma sürecinde okuyucuların bültende kalması için tüm bülteni kurguluyor. Kendi bölümünde yazdığı öyküler ise rapordaki bulgular ile okuyucunun kendi duygu ve düşünce dünyasını aynalamasını hedefliyor.

“Bulgular ve öyküler hazırlandıktan sonra bu konu hakkında uzman kişilerle iletişime geçiyoruz ve 6-7 cümlelik görüşlerini alıyoruz. Tartışmalı konular hakkında her zaman dengeyi gözetmeye çalışıyoruz. Burada yorumu okuyucuya bırakıyoruz.”

Tek’in aktardığı bu süreç ekipten Mansur’un verileri görselleştirmesi ve bülteni farklı görsellerle zenginleştirmesi ile bitiyor: Rapor Bülteni okuyuculara ulaşmaya hazır!

Rapor Bülteni, geçtiğimiz günlerde IPS İletişim Vakfı/bianet’in yürüttüğü projelerden biri olan MOM Türkiye’nin “Medya Sahipliği İzleme Raporu”nu da incelemişti.

Tüketim alışkanlıkları ve gelir modeli sorunu

Tek’e çalışmalar sırasında ekibi zorlayan durumların olup olmadığını da soruyorum:

“Türkiye’de gündem çok hızlı değişiyor ve gündem dışı kalan konularda içerik üretmek ilgi görmüyor. Bu sebeple gündemi yakalayamadığımız konularda yapmış olduğumuz çalışmalar bazen ilgi görmüyor.

“Bilgi “tüketim” alışkanlıklarımız ve dolayısıyla Rapor Bülteni’nin 5 dakikalık okuma süresini hedeflemesi sebebiyle çok nitelikli ve yoğun raporları incelemek ve öz hâline getirmek hayli zor olabiliyor.

“Bunun yanı sıra Türkiye’de yeni medya araçları yoğun biçimde kullanılıyor ancak bu platformlara ödeme yapma fikri sevilmiyor. Bu sebeple Rapor Bülteni’nin gelir modeli bulunmuyor.”

Bülten bir gelir modeline sahip olmadığı için, yapılan çalışmalar toplumsal faydayı gözeten insanların emeğiyle ortaya çıkıyor diyebiliriz. Tek, sürdürülebilirliklerini kişisel motivasyonları ile sağladıklarını ve bunu da korumaya çalıştıklarını söylüyor.”

Okumak için tıklayın.